Hayal kurdum. Gerçekleşmedi.
Çocuğum, bir daha kurdum.
Gene gerçekleşmedi, büyüdüm.
Biraz ürkerek hayal kurmaya başladım.
Gene gerçekleşmedi, sövdüm.
Bir daha yanına uğramadım hayallerin. İşim başımdan aşkın, uğraşamayacağım.
***
Eşekle köpek arkadaş olmuş. Derken eşeğin dert anlatmaya ihtiyacı olmuş bir gün.
Köpek ise onu dinlemeden müsaade isteyip uzaklaşmış yanından. Ne kadar geçti bilinmez. “Ai” demeyi öğrenip geri dönmüş.
***
Günlerdir yürüyorum. Elimde başkasının verdiği bir harita var. Geri zekâlıca yollara sokuyor beni. Ayağımda spor ayakkabısı olmasına rağmen toprak yoldan başkasına giremedik. Sanırım ayakkabılarım da gitgide eskiyor.
***
Kepenkler açıldı. Bir adam uyandı evinde. Kepengi açan adam bir sandalye çekti kapının önüne. Uyanan adam giyindi, kuşandı. Sandalyeye oturan bir çay ısmarladı kendine. Şık giyinmiş adam servis yoluna çıktı. Çayını bitiren adam “Haydi bismillah, gün bereketli geçer inşallah!” dedi mırıldanarak. Bu cümlesini bitirdiğinde biri geçti önünden. Birkaç dakika sonra bir servise binip gitti.
***
“Değişiyor.” dedi, “Dünyadaki her şey değişiyor.” Sıkıldığını belli etmek için konuşmadı.
“Ne demiş Cafcafos? Değişmeyen tek şey değişimdir.”
“Hatan var yalnız, onu Heraklitos demişti.”
“İşte düşün, o bile değişti.”
***
Koştura koştura gidiyordum. Biri bağırdı arkamdan:
"Yavaş git düşeceksin!"
Umursamayıp koşmaya devam ettim.
Silah sesi duymamla acıyla yere düşmem bir oldu.
Bana bağıran kişi geldi yanıma, elinde silah.
"Demedim mi sana..." deyip gitti.